Hastalıklar da en az insanlık tarihi kadar eskidir. Bedende oluşan marazalar kimi zaman ufak olsa da çoğu zaman tedbir alınmayan hastalıkların neticesi insanın hayatını kaybetmesine yol açar. Dahası bazen bir kişinin bedenine yerleşen hastalık zamanla salgına dönüşüp tüm insanlığı tehdit edebilir. İşte bu nedenle hekimler çağlar boyunca bulundukları çevrenin doğal imkanları ile insanlara şifa dağıtmaya gayret etmişlerdir. Bu ayın makalesinde hangi medeniyet nasıl tıp yöntemleri kullandı onları ele alacağım.
Antik Hint Tıbbı:
Ayus: Hayat, Ved: Bilgi… Bu kelimelerden türetilen Ayurveda bilgelikle uzun ve sağlıklı yaşamanın sırlarını formüle eder. Ayurveda, tüm evrenin beş elementten oluştuğuna inanır: Vayu (Hava), Jala (Su), Aakash (Uzay), Prithvi (Dünya) ve Teja (Ateş). Bu beş element hem insan vücudunun temelidir hem de beden bu elementler ile etkileşim halindedir. Bu elementler ve mevsimlerin etkilerinden korunmak için dönemsel diyetler, masajlar ve bitkisel ilaçlar kullanılır.
Ayurveda adı ile günümüze kadar kısmen de olsa yaşatılan bu sistemin temelinde vücut ve ruh dengesi esas alınırken hastalara diyet, masaj ve tamamen doğal bitkisel ilaçlar uygulanmıştır. Ayrıca Homepati ve Naturpati uygulamaları da antik Hint tıbbının temel uygulamaları arasında yer alır.
Antik Çin Tıbbı:
Antik Çin tıbbı, 5000 yıllık bir geçmişe sahip ve bazı uygulamaları günümüzde de kullanılan temel tıp teknikleri arasında yer alır. Bu tıbbın uygulamalarının ana gövdesini akupunktur , bitkisel ilaçlar ve Qİ enerjisi oluşturur. Vücudun içerisinde akıp giden enerjideki dengesizlikler bedenin hastalanmasına neden olur.
Antik Mısır Tıbbı:
Antik Mısır’da tıp diğer kültürlerde de uygulansa da tarihte hiçbir tıp uygulamasında olmadığı kadar büyü ve dini ritüellere bağlıdır. Ancak bu uygulamaların yanı sıra yakın dönemde bulunan papirüsler incelendiğinde cerrahi alanda çok ilerledikleri ayrıca bir çok kendilerine has bitkisel ilaç keşfedip uygulandığı bilinmektedir. Ayrıca beden konusunda o kadar ileri bilgilere sahiptirler ki hepimizin bugün bildiği mumyalamayı uygulayabilmeleri ancak bu bilgiler neticesinde olmuştur.
Yeryüzünün her köşesinde çağlar boyu hastalanan her birey şifa aramıştır. Kimileri sihre, kimileri ruhlara, kimileri duaya sarılmıştır. Ancak sadece ve sadece hekimler doğadaki bitkilerle birçok ilaç yapmış, bu sayede şifaya vesile olmuştur. 21. yüzyılda ise kimyasal karışımlarla dolu olan ilaçlar tıbbın bugün ana direğidir. Biz doğal tıp hekimleri ise tamamen doğal ilaçlar ve tekniklerle şifaya vesile olmak gayretindeyiz.
Doğal Tıp Uzmanı Hülya Giebel